Ocak 06, 2011

Gelecek tasarımcılarına göre 2020 böyle GELECEK!


Yeni bir on yılın başındayız. Her geçen gün farklı bir ürünle tanışıyor, teknolojinin baş döndürücü gelişmelerine uyum sağlamaya çalışıyoruz. Peki yaşam kalitemizi arttıran bu dijital çağda bizleri neler bekliyor? Önümüzdeki senelerde içinde hangi yeniliklerle tanışacağız?
Türkiye’nin ve dünyanın tanınmış fütüristleri 2020’nin dünyasını anlattı: Beyaz yakalıların yerini bilgisayarlar alırken biyonik gözler körlüğü ortadan kaldıracak. Banyo fayansında, ilaç ve gıda ambalajında ekranlar olacak. Bebek tulumu ateş ölçecek, parayla temasımız bitecek
Teknoloji, hiçbir çağda olmadığı kadar hızlı bir şekilde ilerliyor” diyerek bildiğiniz bir gerçeği hatırlatarak başlayalım. Sendelememek veya düşmemek için ‘yetişmeniz’ gerekiyor bazı şeylere artık. Kısa bir süre önce seyrettiğiniz bir bilim kurgu filminin ‘Bu da olmaz ki’ diye düşündüğünüz ayrıntıları, günlük hayatımıza giriyor. Biz henüz eskilerine alışmaya çalışırken başka bir ürün çıkıyor karşımıza. Teknolojinin sunduğu bütün yaratıcı çözümlerin öncelikli hedefi elbette yaşam kalitesini arttırmak. Yeni buluşlar hayatımıza girdikçe aslında değişiyoruz, dönüşüyoruz...
Önce Fütüristler Derneği Başkanı Ufuk Tarhan’ı biraz anlatalım. Ortadoğu Teknik Üniversitesi Ekonomi Bölümü mezunu. Uzun yıllar bilişim, telekomünikasyon, tarım ve hayvancılık, ilaç dağıtım gibi sektörlerde ve çeşitli şirketlerde üst düzey yönetici olarak çalıştı. 2006’da Türkiye’nin ilk fütürist şirketi M-GEN’i kurdu. Tarhan buluşçu, stratejik, sürdürülebilir geleceğe dönük iş modelleri ve uygulamalarıyla tanınıyor. Gelecekte farklılaşma ve özellikle dijital iş, sosyal medya stratejileri üzerine çalışıyor. Şirketlere gelecek raporları hazırlıyor. 2010’da, dünyanın en saygın fütürist kaynaklarından biri seçilen The Futurist dergisini Türkçe hazırlıyor.  Tarhan materyal teknolojisinin, nano ve genetik buluşlarla bütünüyle değişeceğini düşünüyor: “Nano ölçekte küçültülen çipler, programlanarak materyallerin içine döşenecek. Yakında akıllı tekstil ürünleri hayatımıza hızla girecek.”
YENİ İŞ ALANLARI DOĞACAK
Değişim karşısında hiçbir şey olmamış gibi davranamayacağımızı belirten Tarhan, mutlaka bir tribülansın yaşanacağını söylüyor: “Yeni buluşlarla birlikte bir çalkantı olacağı kesin. Geçiş süreci yaşanacak. Artık Hibrid Çağı’ndayız. İnsanların emeği ucuzlayacak, akıllı sistemler ön planda olacak. Beyaz yakalılar yerini teknolojiye bırakacak. Herkes yüksek teknolojiyle çalışmayı öğrenecek. Bunun yanında bireysel çalışma modelleri gelişecek. Türkiye için binlerce yeni iş alanı söz konusu olacak ki bunlar bireysel girişimciliği patlatacak.”
Kesintinin olmadığı bir dünyaya giriyoruz
Brightwell Holding’in yönetim kurulu başkanı Alphan Manas’ı artık pek çoğumuz tanıyoruz. Dünyada en başarılı gelecek öngörüsü yapan işadamları arasında sayılan Manas, Türkiye’de birçok altyapı projesine öncülük etti. İlaçlarda üretim esnasındaki barkod uygulaması, köprü ve otoyollardaki geçiş sistemi, uzaktan otomatik sayaç okuma, sabit bayilik, GSM, internet platformlarından yararlanan Spor Toto ve at yarışları bahis sistemi ve deniz takside onun imzası var. Bankacılık, enerji ve bilişim sektörlerinde birçok başarılı girişimin sahibi olan Manas’ın önümüzdeki 10 yılda neler yaşanacağına dair görüşleri ise şunlar:
Önümüzdeki 10 veya 20 yıl içinde hayatımıza nelerin gireceğini kestirmek için dünya ölçeğinde alınan patentlere bakılması gerek. Daha önce bulunan araç ve malzemelerin kullanılır hale getirilmesi bence çok daha önemli olacak önümüzdeki yıllarda. Mesela yakıt pilini bulmak değil fiyatsal anlamda bu pili yaygınlaştırabilecek alanlar oluşturmak önemli olacak. Çok önemli iş modelleri ve teknolojik gelişmelere tanık olacağız.
ŞARJIMIZ BİTMEYECEK
 Şu an elektrikli arabalarda bir menzil sorunu var. 50 km yol kat ediyorlar ancak önümüzdeki yıllarda kesinlikle menzil sorunu ortadan kalkacak. Enerjiyle ilgili önemli çalışmalar yapılacak.
Hiçbir şekilde pilimiz bitmeyecek, telefonumuz kesilmeyecek. Yani kesintinin az olduğu bir dünyaya gidiyoruz.
Sinema projeksiyonundan koku yayan bir programın patenti alındı. Önümüzdeki 10 yıl içinde sinemalardan kokular, dumanlar çıkacak. Aynı şekilde evdeki televizyonlar için de böyle uygulamalar başlatılacak. TV’ye bir aparat takacaksınız ve 3D şeklinde seyredebileceksiniz. Bunun çalışmaları yapılıyor. Bant genişliği daha da genişleyecek.
Film gösteren banyo fayansı, ateş ölçen bebek tulumu
TÜRKİYE’DE fütürizmin öncüsü birkaç isimden biri olan Ufuk Tarhan, 2020’ye kadar yaşanması muhtemel uzgörülerini şöyle sıralıyor:
Biyonik Göz adı verilen lensler çıkacak. İçine döşenen alıcı ve yansıtıcılarla göze takılan lens, internete bağlı olacak ve ekranın işlevlerini içine sığdırabildiği bir iletişim aracına dönüşecek. Bu aynı zamanda körlüğün de çözümü olacak.
Sevgilisinin kapsama alanına girdiğinde öpücük hissi doğuran, üzerinde ‘Seni seviyorum’ mesajı çıkan tişörtler üretilecek. Ateş ölçen ve ateş yükselince anneye ve babaya bunun yanında doktora mesaj (hatta tweet) atan bebek tulumları veya yaşlı ve hasta giysileri olacak.
Yaklaştığınızda bunu algılayıp sürüşe hazır hale gelen, koltuğu ısıtan ya da klimayı çalıştıran, müziği başlatan araçlar üretilecek. Ezilip büzüldükten sonra eski haline dönen araç kaportaları, jantları yapılacak.
Eve yaklaştığınızı anlayıp yemeği ısıtan hatta bizzat pişiren mutfak aletleri olacak. Mevsime, gece-gündüze ve zevkimize göre renk-desen-yön değiştiren cam ve ev duvarlarıyla karşılaşacağız. Isıyı, mesajı, rengi, deseni yansıtan, ayarlayan fincan, tabak, bardaklar hayatımıza girecek. Banyo fayansları sudan, buhardan ekranlardan oluşacak. Duş yaparken hem haberleşebileceksiniz hem film seyredebileceksiniz.
Cep telefonları beynimizin yarısı olacak neredeyse. Her şeyimizi oradan halledeceğiz. Görüntü alan tüm aparatlar uzaktaki hastaneye, doktora bilgiyi anında ileten küçük cihazlara dönüşecek.
El ultrasonları, hap gibi yutulan görüntüleme cihazları 10 yıla kalmadan yaygınlaşacak. İnsan ömrü kesinlikle uzayacak. Şu an çok akıllı teknolojiler kullanmamamıza rağmen Türkiye’nin bile yaş ortalaması 70. Daha ileri ülkelerde bu, 100’ün üzerinde. Çünkü daha korunaklı ortamlar yaratılıyor. Becerikli olmadığımız bir çağda bunu yapıyoruz. Teknolojinin daha çok hayatımıza girdiği bir 10 yıl içinde bu rakam daha da artacaktır. İnsanın herbir parçasının yeniden üretilebileceğini savunanlar var. İnsan neticede bir formül, bir tasarım, bir ürün. Bütün formülünü çözerseniz ölümsüzlük neden olmasın?
Parayı görmeyecek, alışverişi sosyal medya sitelerinden yapacağız
Alphan Manas ve Ufuk Tarhan ile gerçekleştirdiğimiz söyleşide bir de sürpriz yaşıyoruz ve dünyanın en önemli fütüristlerinden biri sayılan Mike Walsh ile tanışıyoruz. Walsh tüm dünyanın önemsediği bir uzman. Yaptığı işi ‘dijital antropoloji’ olarak tanımlıyor. Hong Kong’da yaşıyor. Tüketici davranışlarını ve dijital dünyayı inceliyor. Dünyanın her yerini dolaşarak dijital gelecek üzerine konuşmalar yapıyor. BBC Worldwide, Televisa, Star TV, ABC, Fujifilm, Foxtel ve MSN gibi şirketlere danışmanlık yapan Walsh, gelecek 10 yılda sosyal medyanın patlama yapacağını söylüyor. Bunun yanında yine alışverişin de sosyal ortamlarda oluşturulacak gruplarla yapılacağını, sosyal medyanın tüm ihtiyaçları karşılayacak hale geleceğini öngörüyor.
Walsh’a dijital trendin kaynağının neden hep Uzakdoğu olduğunu soruyoruz. Şöyle yanıt veriyor: “Kültüre, teknolojiye, gelişim nedenlerine bağlı olabilir bu durum. Belki Japonların yaşam alanları dar. Dar bir alanda, bir metro içinde bir gazete okuyamazsınız ama küçük bir dijital aletle dünyayla iletişim kurabilirsiniz.”
Walsh, önümüzdeki dönemlerde yaşanacak ilginç gelişmelerden birini de şöyle anlatıyor: “Gelecekte bankaların ATM şubeleri olmayacak.Yani para hiçbir şekilde ATM yüzü görmeyecek. Sadece ATM’ler değil, kimse parayı görmeyecek. Bütün fiziki işlemler mobil olacak.”
Bez bebek nere, yanında zıplayan 3D tavşan nere!
FÜTÜRİST Ufuk Tarhan genetik ve nano teknoloji birleşiminin en ilginç ürünlerinin gıda-içecek ve kozmetik sektörlerinden çıkacağını söylüyor: “Tüm abur cubur ve fast-food ürünlere nano ölçekte küçültülmüş ve genetik olarak programlanmış yararlı, iyileştirici gıda-ilaç takviyesi yapılacak. Aktif maddeyle programlanmış krem, sıvı ve haplarla hücrelerimiz sürekli onarılacak, yenilenecek. 10 yıl içinde iyice geç yaşlanacağız. Üstelik bunların da ambalajları müthiş akıllı olacak. Bize tavsiyelerde bulunacak, bizimle konuşacak ve mesajlaşacaklar.”
İlaç ve gıda ambalajlarının da akıllı hale getirileceğini anlatan Tarhan “Bu ambalajlar içilmesi, yenilmesi gereken zamanları ve dozları ya üzerlerindeki renk değişimiyle ya da üzerindeki vibrasyonla hatırlatacak. Diyelim dalgınlıkla tekrar içmeye kalktığınız bir ilaç kutusunun rengi değişerek sizi durduracak. Ambalajların üzerinde videolar oynatılacak” diyor.
Tarhan, özellikle kadınları ilgilendiren botoksun 10 yıl daha yok olmayacağını ama form değiştireceğini de söylüyor: “Nokta atışlı kremler çıkacak. Vücudumuzun neresinde neye gereksinimimiz varsa ona göre kremler kullanacağız.”
El yazısını tanıyan, dijital ortama aktaran kalemlerin, sesi çözen, yazıya ve görsele döken cihazların da hızla gelişeceğinden söz eden Tarhan, son birkaç yılda hayatımıza hızla giren 3D teknolojisiyle ilgili de şunları anlatıyor: “Holografik 3D cihazlar inanılmaz artacak. Eskiden bez bebeklerle oynayan çocuklar artık 3D teknolojisiyle zıplayan tavşanlarla eğlenecek.”